Haberler

  DANIŞTAY 11. DAİRE BAŞKANLIĞINA

DOSYA NO :2009/6482 Es.

BEYAN SUNAN

DAVACI : Tarım Orman ve Çevre Çalışanları Birliği Sendikası

VEKİLİ : Av. Ahmet GÜMÜŞ

GMK Bulvarı No: 116/12 Maltepe/Ankara

KARŞI TARAF

DAVALI : BAŞBAKANLIK( YÜKSEK PLANLAMA KURULU)

KONU : Dava dilekçemizin izahı ile birlikte esas hakkında beyanlarımızın sunulmasıdır.

AÇIKLAMALARIMIZ :

Davalı Başbakanlık Yüksek Planlama Kurulu tarafından verilip 27.06.2009 tarih,27271 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5.6.2009 tarih 2009/T-12 sayılı karar ile ek ödemeler hususunda düzenleme cihetine gidilmiş, ancak ilgili düzenleme Kamu İktisadi Teşebbüslerinde Şube Müdür, Başuzman, Ajans Amirleri, Kontrolör ünvanlı olarak çalışmakta olan personel ile I sayılı cetvelde çalışmakta olan diğer personele ek ödemeden hiçbir şekilde faydalanma hakkı tanımadığından huzurdaki dava açılmış bulunmaktadır.

Aynı dava kapsamında başka eksikliklerin, adaletsizliklerin, çalışma barışını bariz şekilde bozan birtakım idari işlemlerin de tesis edilmiş olduğu görülecektir. Mesela, iptali istenen YPK kararı kapsamında teknik olan ve teknik olmayan unvanlar arasında da ayırım yapılmış olup, yapılan bu ayırımdan dolayı Kurumlarda çalışma barışı bozulmaktadır. Çünkü yapılan iş ve işlemler aynıdır. Çalışma ortamında bir masada teknik sınıfta çalışan şef/ müdür yardımcısı daha yüksek ek ödeme alırken, yan masada teknik olmayan unvanlı olan şef/müdür yardımcısı daha düşük ek ödeme almaktadır. Bu durum da hem Anayasal eşitlik açısından hem de çalışma ortamındaki motivasyon açısından sorun oluşturmaktadır.

Nitekim davalı İdare 12 Ocak 2010 tarih ve 27460 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara ilişkin Bakanlar Kurulu Kararında 657 sayılı kanuna tabi olarak çalışmakta olan ve önceki aşamada ek ödeme hususunda eşitsizliğe uğrayan Şube Müdür ve Müdür Yardımcılarına Geçici 1. madde ile ek ödemeden faydalanma hakkı tanımıştır.

Davalı idare vurgulamakta olduğumuz eksiklik, adaletsizlik, çalışma barışının bozulması, Anayasal eşitlik açısından çalışma ortamındaki motivasyonun sağlanamaması gibi hukuka aykırı durumları tesis ettiği bu işlem ile düzelterek önceki durumun hukuka aykırı olduğunu kendi eylemi ile kabul etmiştir.

Davalı idarenin hukuka aykırılığı bertaraf etme yönündeki bu iyiniyeti maalesef yarım kalmış olup, Kamu İktisadi Teşebbüslerinde aynı konumda çalışan Şube Müdürü ve Müdür Yardımcılarına aynı oranda zam ve tazminatlar yapılmamıştır. Bu da Anayasal bakımdan eşitsizlik olarak karşımıza çıkmakta olup, hukuken bu durumun da düzeltilmesi gerekmektedir.

Dava konusu 2009/T-12 sayılı YPK kararından önce 2008 yılında yayımlanan YPK kararı da birçok eksiklik içerip, bu eksikler personel arasında eşitsizliğe yol açtığından bahisle 2009 yılındaki düzenlemede bu eksiklerin giderilmesi için davalı idare tarafından çaba sarfedilmiştir. Yukarıda bahsettiğimiz gibi, idare bu eylemi ile önceki durumda hukuka aykırılık olduğunu, düzeltme yönündeki çabası ile kabul etmiştir. Son yapılan düzenlemede de aynı şekilde hukuka aykırılıkların varlığı aşikardır. Nitekim dava dilekçemiz ekinde sunduğumuz TMO Genel Müdürlüğünce yazılan yazıda eksiklerin varlığı, bu eksiklerin 2010 yılındaki YPK kararında giderileceği vurgulanmıştır.

Eksikleri, hukuka aykırılıkları kendi düzeltici eylemleri ile müteaddit defalar kabul eden idarenin mevcut hukuka aykırı durumu düzeltmesinde geç kalması, düzeltmeler yaparken her defasında tam düzenleyici işlem yoluna gitmeyip, bir kısım personelin her daim mağduriyetine yol açması sebebiyle işbu dava mağdur olan ve bu mağduriyetlerinin acilen giderilmesi gerektiği noktasında sendikamıza sürekli talepleri olan üyelerimiz adına açılmış bulunmaktadır.

Türkiyenin dört bir yanında birçok personel bu işlemden dolayı mağdurdur. Bu eşitsizliğin giderilmesi, kamu yararı, hizmetin gerekleri noktasında da elzemdir. Zira, yurt çapında onbinlerce personel aynı şartları taşımasına rağmen yan yana çalıştığı arkadaşından daha az ücret almasından rahatsızdır. Yine müdür vasfını haiz bir kısım personel sırf teknik/teknik olmayan ayrımından dolayı kendi emrinde çalışan personelinden daha az ücret almaktadır.

Ücrette eşitliğin sağlanması hizmetin daha iyi yürümesine yol açacak, başka bir ifade ile hizmetin gerekleri tam anlamıyla yerine getirilmiş olacaktır. Çalışma barışı sağlandığı takdirde memurlar işlerine daha şevkle sarılacaklar, bu da kamu hizmetinin daha iyi yürümesine, başka bir ifade ile kamu yararının üst düzeyde sağlanmasına büyük katkı sağlayacaktır.

SONUÇ VE İSTEM :Sunulan ve resen gözetilecek sair nedenlerden dolayı; davamızın kabulüne dair karar ittihazını sayın mahkemeden saygıyla vekâleten talep ederiz. 19.01.2010

Davacı Vekili

Av. Ahmet GÜMÜŞ