Haberler

Toç Bir-Sen’in 1. Bölge Toplantısı Eğitim Programı yaklaşık 400 teşkilat mensubunun katılımıyla gerçekleştiriliyor.

Antalya, Karaman, Kilis, Malatya, Niğde, Osmaniye, Adıyaman, Kayseri, Kahramanmaraş, Adana, Mersin, Sivas, Hatay ve Gaziantep İl / Şube Yönetim Kurulu üyelerinin ve İşyeri Temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştiren Bölge Toplantıları Eğitim Programlarının startı Antalya’da verildi. Toplantının açılışı Kur’anı-ı Kerim tilaveti ile yapıldı.

“TEŞKİLATI AYAKTA TUTAN DİNAMİK DAVA ŞUURUDUR”

Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk, eğitim programının ilk oturumunda teşkilat mensuplarına seslendi. Öztürk tüm Türkiye’de gerçekleştirecekleri Bölge Toplantıları Eğitim Programlarının sendikal açıdan çok önemli ve faydalı olacağını kaydederek; “Teşkilatı ayakta tutan dinamik dava şuurudur. Birlik ve beraberliğimizin temel dinamiği olan teşkilatımızın en sağlam adımlarla, yıkılmadan, yarınlara ulaşabilmesi ve bir dava şuuruyla devam edebilmesi için dikkat etmemiz gereken ve kaçınmamız gereken birtakım hususları bugün burada bu vesileyle sizlerle tekrar etmiş olacağız. Bir teşkilatı ayakta tutan, onu gelecek nesillere taşıyan teşkilat ve dava adamları olmazsa o dava yürümez” dedi.

“BİZLER DAVASI, İDEALİ, SEVDASI, HEDEFİ OLAN BİR TEŞKİLATIZ”

Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Genel Başkan Öztürk, Toç Bir-Sen olarak; davası, ideali, sevdası, hedefi olan, başkasıyla değil, kendisiyle yarışan bir teşkilat olduklarının altını çizerek şunları söyledi: “Teşkilatımızın güçlü olması için önce kendimiz güçlü olacağız. Bizler davası olan, ideali olan, sevdası olan, hedefi olan, başkasıyla değil, kendisiyle yarışan bir teşkilatız. Öncelikle hep birlikte planlı, programlı ve disiplinli bir şekilde çalışacağız. Temel dinamiklerimizden birisi de “Ben” değil, “biz” olacak, “tek” değil “birlikte” olacağız. Hedeflerimize doğru yürürken asla gevşemeyeceğiz. Yürüdüğümüz yolda ümitsizliğe düşmeyeceğiz. Teşkilatımızın kuruluşundan bugüne savunduğu değerlere, mücadelesine en önce kendimiz inanacağız. Kendimize dürüst olacağız, ailemize dürüst olacağız, teşkilatımıza dürüst olacağız. Doğruluk iyiliktir; yalan kötülüktür. Doğruluk rahmettir; yalan felakettir. Çıktığımız bu yorucu ve uzun mücadelede sabrı asla elden bırakmayacağız.

Evet çok çalışıyoruz, ailemize dahi zaman ayıramıyoruz biliyorum. Ama daha çok çalışacağız. Yarınlar; bugünden çok çalışanların olacağı için daha çok çalışacağız. Bizler hedefleri ve idealleri olan insanlarız hedefe doğru ancak çok çalışarak yürümek gerekir. Ama sakın unutmayın: Yürüyen teşkilatçıdır, ama yürüten Allah’tır. Biz seferden sorumluyuz. Yük olmadan, yük alarak çalışacak ve teşkilatımızı önemseyerek verilen görevi layıkıyla yerine getirmeliyiz. Bir şeyi az da olsa devamlı yapacağız. Bunu hayatımızın her alanında bir düstur haline getireceğiz. Bir üyemizi sadece yılda bir kez ziyaret etmek yerine en az ayda bir kere, hatta gerekirse haftada bir ziyaret edeceğiz. Yönetimlerimizde toplantılarımızı ve görüşmelerimizi sıklaştıracağız. Gücümüzün yetmediği yerde yardımlaşma bilinci ile teşkilat erlerimizin desteği bize güç verecektir. Bir yükü, ya da bir sorunu beraber el birliği vererek çözeceğiz. Teşkilat olabilmenin önemli ilkelerinden birisi de yüz yüze iletişimdir. Üyelerimizle, arkadaşlarımızla özellikle yüz yüze iletişime önem vereceğiz. Bugün iletişimde kopukluk yaşamamızın ve sosyal medya ağları üzerinden asosyal oluşumuzun en büyük nedeni yüz yüze iletişim önem vermeyişimizdir. Yüz yüze iletişim en samimi, en cana yakın olan iletişimdir. Çünkü yüzler yalan söylemez. Elbette diğer iletişim kanallarını da kullanacağız ama, önceliğimiz her zaman yüz yüze iletişim olmalıdır. Bir teşkilatın devamlılığı ona gönül veren, o davaya inanan insanlarla mümkündür. Teşkilatları ayakta tutan ve ileriye taşıyan idealist ve fedakâr insanlardır. Eğer başarı istiyorsak yaptığımız işe ve verilen göreve odaklanacağız.”

“ÜLKEMİZİN İSTİKLALİ VE İSTİKBALİ İÇİN TER AKITMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Genel Başkan Öztürk, “Yaptığımız işin en iyisini yapmak zorundayız. Çünkü; “Amacı olmayan insanlar, amacı olan insanlara araç olurlar” diyerek Memur-Sen ve Toç Bir-Sen olarak kamu çalışanlarımız, milletimiz, ülkemiz ve dünya mazlumlarının hakkını haykırmaya, onlar için ter akıtmaya, çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

“5. Dönem Toplu Sözleşmesi bitti ama mücadelemiz sürüyor” diyen Genel Başkan Öztürk, “Önemli olan yeni bir başlangıcın kararını verebilmek ve o iradeyi gösterebilmektir. Memur-Sen olarak; Kamu görevlilerinin haklarını savunmaya, yeni kazanımlar elde etmeye, sorunları, engelleri kaldırmak için koşturmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki süreç en önemli işimiz, bundan sonraki Toplu Sözleşme Süreçlerinde sorun yaşamamak için 4688’i değiştirmeye yönelik çalışmalar yapmak olmalıdır.

İllerde ise teşkilat olarak sizler; Toplu Sözleşme Görüşmeleri sonrasında tüm teşkilatlarımız İl Divan toplantılarına devam etmeli, teşkilatın ve sahanın nabzı her daim diri tutmalıdır.

2020 yılında 50 Bin Üye hedefimizi gerçekleştirmek için üye çalışmalarımıza hız kesmeden devam etmeliyiz. Sendikal ve entelektüel birikimi artırma adına; kardeş kuruluşlarla dayanışmalarımızı artırmalı, Eğitim ve raporlama çalışmalarımıza devam etmeliyiz. Güzel bir sinerji yakaladığımız Toç Bir-Sen Akademi’miz yoluna devam etmeli inşallah. Genç Memur-Sen’le geleceğin sendikacılarının yetişmesine katkı sunmalıyız. Toplum içinde, ateizm, deizm, cinsiyetsizleştirme gibi bize ait olmayan, ama neslimiz için çokça tehlikeli bu akımlara karşı mücadeleye devam etmeliyiz.

Toplumun mihenk taşı olan kadınlarımızla, komisyonlarımız aracılığıyla yepyeni program ve çalışmalara imza atmalı, kadın örgütlenmemizi büyüterek daha da aktif hale getirmeliyiz. Toplumun tümünü ilgilendiren engelli kardeşlerimiz konusunda farkındalığı artırıcı faaliyetlerimize hız vermeli, Diyarbakır’daki anneler başta olmak üzere; dünyadaki mazlum kadınların çığlığına ses olmaya devam etmeliyiz.

Arakan’da, Doğu Türkistan’da, Keşmir’de, Yemen’de, Gazze’de, Suriye’de Dünya mazlumlarının sesi, kimsesizlerin kimsesi, yetimlerin hamisi olarak onları korumalı, yardım elimizi uzatmalıyız. Kimin ne dediğine bakmadan, Ülkemizin İstiklali ve İstikbali için mücadele etmeye, ter akıtmaya, koşmaya, koşturmaya şimdikinden daha çok devam etmeliyiz” dedi.

Programın açılış oturumu toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.