TOÇ BİR-SEN ailesinin çok kıymetli mensupları; Bizler TOÇ..
01 Ocak 1970 Perşembe 02:00TOÇ BİR-SEN ailesinin çok kıymetli mensupları;
Bizler TOÇ BİR-SEN ailesi olarak, sadece üyelerimizin değil, tüm Tarım-Orman Çalışanlarının haklı talepleri için çalışan, sorunlarının çözümü adına hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, gayretlerimiz ile saygın aile mensuplarının bu takdire şayan destansı mücadelesi nedeniyle de her geçen gün üye sayısını arttıran bir sendikayız. Bu bağlamda üzüm yeme niyetli dışarıdan bizlere bakan dost ve iyi niyetli gözlerin söylediklerini kuşkusuz ki hep önemsedik, bu amaçla üyelerimizin de eleştiri amaçlı sözlerini hep baş tacı ettik ve her daim gereğini yapma gayretinde olduk.
Son günlerde sendikamız aleyhine, bazı sanal ortamlarda "ısmarlama" yapılan yalan haber ve apaçık iftira boyutuna varan yorumlar, TOÇ BİR-SEN genel merkezi olarak sendikal sorumluluğumuz gereği bir açıklama yapmamızı zorunlu kılmıştır.
Bazı internet ortamlarındaki çeşitli gruplar, sanal platformlar, sanal forumlarda postal yalayarak büyüme gayretinde olan ve bütün varlığını bu sermayesinde bulan çığırtkan karıştıran, cerbeze malum sendika ve yandaşları tarafından sendikamıza haksız ve yersiz, sadece "karalama politikası" güden iftiralar atılmakta, aslı astarı olmayan binbir yalanlarla kamuoyu yanıltılmaya çalışılmaktadır.
Saygıdeğer Tarım -Orman Çalışanlarımız;
Sözleşmeli çalışanlarımızın kadroya geçiş hikayesi sürecinde yazılanlar hususunda şöyle hafızalarımızı bir tazeleyecek olursak; 25 Nisan 2011de işi sadece yalan ve iftira sendikacılığı yaparak, karalama politikalarıyla üye toplamak olan malum Sendika 25 Nisanda web sitesinde kendine yakışır bir üslup ve ajitasyonla "Sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi seçimden önce mümkün görülmemektedir. Seçim bittikten sonra da, AKPnin iktidar olması halinde, sözleşmelilere kadro verilmesinin mümkün olmayacağı, tam tersine sözleşmeli personel alımının tam gaz devam edeceği açıktır. Bütün bu yaşananlardan sonra şu tespit yanlış olmayacaktır. Sözleşmeli öğretmen, sözleşmeli ebe, hemşire, sözleşmeli tüm çalışanlar hem iktidar hem de bunların yandaşı sendika tarafından bir kere daha aldatılmıştır" açıklamasıyla çok açık bir biçimde kendilerinin kadro ümitlerinin olmadığını, kadronun asla mümkün olamayacağını ifade ederek, bu ifadeleriyle tüm sözleşmelilerde çok ciddi hayal kırıklığı yaşatmıştır. Zira sözleşmeliler adına sadece masa başı edebiyatı yapıp gerçek anlamda hiçbir gayretleri olmayanlar, bu anlamda terini kurutmayan TOÇ BİR-SENin, MEMUR-SENin kadro hedefli çalışmalarını sonuçsuz bırakmak için binbir entrika ve iftiralarla akılları durduran, insaniyeti susturan, sendikacılıklarını bitiren karanlık oyunlar tezgahladılar. Binbir gayretle oluşturmaya çalıştığımız olumlu havayı dağıtmadan geri durmadılar.
-02/06/2011 tarihinde malum sendika bu "iftira rüzgarlarına" "Kadro Fos Çıktı" haberini de ekleyerek yeni bir ümitsizlik rüzgarı estirmiştir. "Kadro Fos Çıktı" haberinden sadece iki gün sonra, 04/06/2011 tarihinde 632 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname Resmi Gazetede yayınlanmış ve kamuda çalışan sözleşmelilerin büyük çoğunluğu 4/A kadrosuna alınmıştır. Acaba alınan bu kadroyu kuşlar mı getirdi.? Hakkı teslim edemeyen yalancılar ve zavallılar tüm bu rezilliklerinden sonra 04/06/2011 tarihinde ilgili sendika, web sitesinden ballandıra ballandıra yaptığı "Sözleşmeliler kandırıldı" haberinin ardından yaklaşık 40 gün sonra yeni bir haber yayımlayarak: "Kadro Mücadelemiz Sonuç Verdi" haberiyle akıllara ziyan bir pişkinlikle sözleşmelilerin kadroya geçirilmesini sahiplenmiştir. Sanki "kadro hayal ve imkansız" haberlerini yapanlar kendileri değilmiş gibi.
Saygıdeğer Tarım-Orman Çalışanlarımız, işleri sadece asılsız beyan vermek olan malum sendikanın çalışmadan, didinmeden, hiçbir olumlu katkı yapmadan, böyle önemli ve tarihi bir kazanıma imza atıp atamayacağını çok iyi bilmektedirler.
Evet biz sizler gibi "Facebook Sendikacısı" değiliz, doğal olarak da "Facebookta Yetkili" değiliz. İnternette bir yalan fırtınası, bir iftira tufanı kopararak çalışanları kandırmıyoruz. Ama TOÇ BİR-SEN olarak "Genel Yetkili" sendika olmanın sorumluluk bilinci ve hizmet ruhu ile çalışanlarımızın hakları için, gerçek platformlarda mücadele ediyoruz.
Kıymetli TARGEL personeli arkadaşlarımız; TOÇ BİR-SEN olarak bu güne kadar sizlerle KÖYMER sürecinden beri kader birlikteliği yaptık. Her türlü sıkıntınızı sıkıntımız bildik, dertlerinizi derdimiz edindik. KÖYMERden TARGELe, TARGELden kadroya kadar 4/Bli çalışanlarımız adına gözümüzü hiçbir tehlikeden sakınmadık, sizlerin adına üstlenmiş olduğumuz kutsal sorumluluğun sancısını ve derdini hep taşıdık.
Birilerinin ötelediği, dışladığı, sendikalara üye olmadıkları için genel merkezlerinden kovdukları 4/Bli çalışanlarımız o günde başımızın tacı idi, bu günde. Biz o günde sendikal pragmatizm aramadık, bu günde aramıyoruz. Bu samimi ve özverili derin ruhla meseleye yaklaştık, bugün de aynı çizgimizde kararlılıkla istikrarlı bir biçimde yürüyoruz.
Bilinse de, bilinmese de sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi örgütlülüğün, azmin, inancın, umudun, beraberliğin, samimiyetin, fedakarlığın, kararlılığın, bitmek tükenmek bilmeyen destansı sendikal mücadelenin bir zaferi olduğunu dost ve şaşı bakan herkes bilmektedir. Bu başarı TOÇ BİR-SENin, MEMUR-SENin usanmadan, yılmadan, kararlılıkla sürdürmüş olduğu sendikal mücadelesinin kaçınılmaz bir sonucudur.
Arkadaşlarımız Anadolunun dört bir tarafında bin bir sıkıntı ve fedakarlıklarla mesleki çalışmalarını sürdürürken çok iyi bilinmeli ki TOÇ BİR-SEN her platformda ve her süreçte yetkili ve etkili sendika olmanın bilinci ve sorumluluğu ile bütün üyelerinin olduğu gibi, 4/Bli çalışanların da tutan eli, haykıran sesidir. Birileri gibi süreçte kriz gözleyen ve muhtemel krizlerden fayda bekleyenlere inat; yaşadığımız sıkıntıların sancısıyla, çözüm için, darda olanlarla birlikte omuz omuza verip, bin bir sıkıntıda ki çalışanlarımız, üyelerimiz ve onların masum eş ve çocukları için onurlu ve soylu mücadeleden geri durmadık, çok bedeller ödedik. Ama kimseye bu uğurda bedel ödetmemek için hep titredik. 4/Bli arkadaşlarımızın güvenine, inançlarına ve samimiyetlerine hep layık olmaya çalıştık. Biz onları dar günlerinde yalnız bırakmadık, asla da bırakmayacağız.
Bilinmeli ki dün kadroyu hayal gören ve bunun üzerinden kriz söylemi geliştiren akbaba sendikacıları, TOÇ BİR-SENin hiçbir biçimde benimsemediği, her platform da cesurca ve onurlu bir biçimde karşı çıktığı ve çözümü için bütün gücüyle mücadele ettiği bugün yaşamakta olduğumuz sorunlar üzerinden bu günde çözüm adına hiçbir şey yapmadıkları gibi, maalesef dünkü hastalıklarının tezahürü olarak bin bir tuzak içinde 4/Bli çalışanlarımız, eş ve çocuklarının bugünlerine, yarınlarına yönelik telafisi imkansız sonuçlar oluşturacak yeni bir karanlık ve çirkin tezgahlar peşindedirler.
Bizler TOÇ BİR-SEN olarak örnek bir sivil toplum kuruluşu ve sendikacılık örneği sergilemeye devam edecek, malum sendikaların ve cerbeze yöneticilerinin iftira ve karalamalarına kulak asmadan, yılmadan, usanmadan her daim onur ve gurur duyulan sendikal mücadelemizle, azimli ve kararlı adımlarımızla, TARGEL Projesi kapsamında görev yapan çalışanlarımız, üyemiz olsun yada olmasın, onlar daha rahat çalışma ortamlarına kavuşuncaya, TARGELci olmayan mühendis ve veteriner hekim meslektaşları ile eşit şartlarda görev yapıncaya ve eşit haklara sahip oluncaya kadar tüm gücümüzle, usanmadan, yılmadan mücadelemize devam edeceğiz.
TOÇ BİR-SENin, MEMUR-SENin destansı mücadelesi sonucu 4 Haziran 2011 tarihli 632 sayılı KHK ile elde edilen kadro imkanından sonra Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının; Anayasanın "Eşitlik" ilkesine aykırı olarak 4/A kadrosu almış arkadaşlarımızı taşra kuruluşu olmayan köylerde sürekli görevlendirmesi, atamaları yapılmış olmasına rağmen yüzlerce arkadaşımızın kadro alamaması iki kere iki dört eder derecesinde çok açık bir biçimde İdare Hukukumuzla da bağdaşmamaktadır. Aynı statüde ki iki meslektaşa bakanlığın farklı muamele yapmasını mesleki saygınlık, insan onuru, iş verimliliği, hak-hukuk, adalet anlayışı gibi bir çok açıdan da asla doğru bulmuyoruz.
Her zaman acısını duyduğumuz ve yaşanan binbir sıkıntıyla köylerde görev yapan binlerce çalışan ve üyelerimizin köyde istihdam zorunluluğunun ne kadar talihsiz ve yanlış bir idari karar olduğunu bakanlık yetkilileri başta olmak üzere devletin en üst kademesine, Sayın Başbakana, Sayın Cumhurbaşkanına, sorunun çözümü adına TOÇ BİR-SENden başka kim taşıdı?
Yetkili ve etkili sendika olarak Kurum İdari Kurulları, Kamu Personeli Danışma Kurulu, Toplu Görüşme ve Toplu Sözleşme masaları, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu gibi her platformda çözüm adına sorunu gündeme taşıyan ve gözünü budaktan esirgemeyen TOÇ BİR SENden başka kim var?
"Çamur at, tutmazsa izi kalır"sloganıyla hareket eden müfterilere, rezillikte sınır tanımayan iftiracılara; bu iftiraları ve kamuoyunu yanlış yönlendirmeleri hiçbir şey kazandırmayacaktır. Üstelik ellerindeki çamurlar da kendi yüzlerine ve gözlerine bulaşacak, her şeyi kara ve çirkin gören gözleri bundan böyle hakikatleri asla göremeyecektir.
TOÇ BİR-SEN ailesinin çok kıymetli mensupları;
Şu çok iyi bilinmeli ki: TOÇ BİR-SEN hiçbir mensubunu ıssız yollarda sahipsiz bırakmadı. Çok şükür ki hiçbir mensubu da TOÇ BİR-SENi sahipsiz bırakmıyor. TOÇ BİR-SEN kervanı güçlü ve kararlı bir biçimde yüksek, büyük sendikal hedeflerine kararlılıkla yürümeye devam ediyor. Bu anlamda bizlerden güvenini, samimiyetini, fedakarlığını ve vefasını esirgemeyen her bir üyemize sonsuz teşekkürlerimizi ve şükranlarımızı sunuyoruz. Buralara güvenilirliğimiz, ilkemiz ve kararlı mücadelemiz ile bir arada olmanın birliği, dirliği ve gücü ile geldik. Bundan sonrada gidilecek yolumuzda sermayemiz ve azığımız yine bunlar olacaktır.
Tüm üyelerimize ve kamuoyuna saygı ile duyurulur.