MEMUR-SEN Genel Sekreteri ve TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Gü..
01 Ocak 1970 Perşembe 02:00
MEMUR-SEN Genel Sekreteri ve TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya ve MEMUR-SEN Genel Basın ve İletişim Sekreteri Halit Ortaköy, Kurban Bayramını, Arakan Müslümanları ile geçirdi. Bayram sonrası ülkemize dönen heyet, Arakan Müslümanlarının halen yardıma muhtaç olduğunu bildirdi.
KATLİAM DURMUYOR
Heyetin orada bulunduğu sıralarda, Myanmarda 850 Müslümanın, Budist rahkinler tarafından katledildiği bilgisi ulaştı. Bu sayının daha da artabileceği, yüzlerce köyün yakıldığı, binlerce Arakanlı Müslümanın Naf Nehrinde kayıklarda bekletildiği, Bangladeş hükümeti tarafından geçişlerine izin verilmediği gibi, kendi topraklarına geri dönmelerinin de mümkün olmadığı belirtildi.
BM tespitlerine göre, dünyada en uzun süreli ve en yoğun baskıya maruz kalan topluluk; Arakan Müslümanları. Buna rağmen, Batı katliamlara karşı suskun ve kayıtsız. İslam ülkeleri de yeterli ilgi ve desteği göstermiyor. Myanmarın en çok ticari ilişkide bulunduğu Malezya ve Endenozya olmasına karşın, bu ülkeler bile katliama kayıtsız kalıyor. Yardım kampanyaları ve yaşanan katliama dikkat çeken çalışmaların sona ermemesi gerektiği, konunun sürekli gündemde tutularak, katliama dur denmesi ve yardım çalışmalarının sürmesi gerektiği kaydedildi. Yardım çalışmalarında devletin devreye girmesinin, ülkelerin çıkardığı zorlukları aşmada önemli olduğu ve toplanan yardımların bu şekilde yerine daha rahat ulaştırılabileceği belirtiliyor.
BÜYÜKELÇİLİK ZİYARET EDİLDİ
İHH heyetiyle birlikte Bangladeşe giden heyet, ilk olarak Dakkaya ulaştı. Burada Türkiye Büyükelçiliği ziyaret edildi ve görüş alış verişinde bulunuldu. Büyükelçilik yetkilileri görüşmede, yapılacak yardımları sadece Arakanlı Müslümanlara değil, aynı yoksulluğu yaşayan Bangladeşlilere de iletmenin doğru olacağını söyledi.
Bölgenin en güçlü sivil toplum örgütü ve insani yardım kuruluşu olan İslamic Eidi de ziyaret eden heyet, yardım çalışmaları hakkında bilgi aldı.
Daha sonra, Bangladeşin ikinci büyük şehri olan Chittagonga geçildi. Yeni inşa edilen cami ve yetimhanelerin ziyaretinden sonra, bölgenin en temel ihtiyaçlarından olan içilebilir su sorununu çözmek için açılan kuyular hakkında bilgi alındı.
Heyet daha sonra karayoluyla Myanmara en yakın konumdaki şehir olan Coxs Bazara geçti. Coxs Bazarda, Memur-Senin inşa etmeyi planladığı yetimhaneyle ilgili yetkililer ve yerel partnerlerle değerlendirmelerde bulunuldu, inşaat yeri tespit çalışmaları yapıldı. Bölgeye ziyaretin asıl amaçları Myanmardaki katliamdan kaçarak Bangladeşe sığınan mültecilere yardım çalışmalarının sürdürüldüğü en uç nokta olan Teknafa geçen heyet, bütün engellemelere rağmen Myanmara en yakın nokta olan St. Martine deniz yoluyla geçerek yardım faaliyetlerine katıldı.
KURBAN FAALİYETLERİ ENGELLENMEK İSTENDİ
Bangladeşte, bayramın ilk günü heyetin kaldığı otel, Bangladeş polis ve istihbaratı tarafından ablukaya alınarak kurban kesme ve dağıtma faaliyetleri engellendi. Buna rağmen, heyetin bir kısmı, akşam saatlerinde otelden çıkarak gizlice kamplara gitti ve yardım faaliyetlerini sürdürdü. Bu arada, aynı gün Türkiyeden giden başka heyetlerden gözaltına alınmaların gerçekleştiği öğrenildi. İkinci gün, erken saatlerde Bangladeş istihbaratı ve emniyetinin engellemesine maruz kalmamak için erken saatlerde otelden çıkan IHH ve Memur-Sen heyetleri, güçlükle ve güzergahda araç değişiklikleri yaparak yoksulluk ve sefalet sözcüklerinin çok hafif kaldığı, büyük bir insanlık dramının yaşandığı Kutupalong Kampına ulaşmayı başardı. Burada kurban kesimi ve dağıtımı gerçekleştirildi.
BU SEFER DE OTELİ ASKERLER ABLUKAYA ALDI
Türkiyeden giden yardım ekiplerinin kaldığı otellerin tamamı bu esnada silahlı Bangladeş askerleri tarafından çevrilerek otelden çıkmaları engellendi. Yaşananları değerlendiren heyetlerin temsilcileri, Bangladeş hükümetinin, binlerce km. uzaktan gelen yardım kuruluşlarının faaliyetlerinin engellemesinin anlaşılmazlığına dikkat çekti. Yardım çalışmalarını engellemek için, Türkiyeden gidenlere yardım eden, yerel halktan kişilerin de tutuklanması, şaşkınlıkları bir kat daha artırdı. Yardım kuruluşları, çözüm olarak Dışişleri Bakanlığı ve Büyükelçiliğin Bangladeş hükümeti nezdinde girişimlerde bulunmasını istedi. Yardım çalışmalarına izin verilmesinin ancak devlet eliyle mümkün olacağı tespitinde bulunan Memur-Sen heyeti, Güneydoğu Asyada TİKA ofisleri açılması ve Kızılayın daha çok devreye girmesi gerektiğini önerdi.
ZOR ŞARTLARDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYORLAR
Baraka dahi denmesi güç yapıların 3-4 metrekarelik gözlerinde birkaç aile halinde yaşayan, çoğu zaman günlerce ağızlarına birkaç lokma dahi yiyecek koyamayan Arakan Müslümanları, Türk heyetini görünce uzun süredir unuttukları tebessümleri yüzlerinde yeniden belirdi. Ağır şartlar altında yaşayan kamp sakinleri, bir günü daha olabildiğince az sorunla geride bırakabilmek için elinden gelen çabayı gösteriyor. Son aylarda yaşadıkları olaylar nedeniyle iyice karamsarlığa kapılan Arakan Müslümanları, ibadetlerini sürdürerek ve zaman zaman Kuran-ı Kerim okuyarak, her şeyin düzelmesi için sürekli dua ediyor. Anne babaları ve tüm yakınlarıyla katlandıkları acılara rağmen çocukların yüzünde halen bir parça da olsa tebessüm görebilmek, Türk yardım gönüllerine moral veriyor. Ellerinde hiçbir şeyleri kalmasa da, çocuklar bayramın heyecanını yaşamak için özel çaba harcıyor. Birkaç parça olan kıyafetlerinden en temizini seçip giyen çocuklar, kurban yardımları ve kendilerini unutmadıkları için Türk heyetine teşekkür etmeyi ihmal etmiyor.