Malatya, Doğu Türkistan’daki Zulme “Dur” Dedi

Çin’in Doğu Türkistan’da yaptığı zulmü ve soy kırımı telin etmek için Malatya Yeni Cami Meydanı’nda basın açıklaması ve miting düzenlendi.

06 Temmuz 2015 Pazartesi 12:16
Malatya, Doğu Türkistan’daki Zulme “Dur” Dedi

Malatya’da MEMUR-SEN’e bağlı sendikalar; Doğu Türkistan’da Çin’in Müslüman halka yapmış olduğu zulmü ve soy kırımı telin etmek için Malatya Yeni Cami Meydanı’nda geniş katılımlı kitlesel basın açıklaması ve miting düzenlendi. Doğu Türkistan’daki kardeşlerimize yapılan işkence ve zulmü boykot etmek için tüm Türkiye'de aynı anda düzenlenen basın açıklamasına Toç Bir-Sen Malatya Şube’de katıldı.

Basın açıklamasında, başta İslam dünyası olmak üzere tüm insanlığın bu vahşi insanlık suçunun durdurulması için Çin’e gerekli yaptırımların derhal hayata geçirilmesi gerektiği kaydedildi. TOÇ BİR-SEN Şube Başkan Yardımcısı Güven Özceyhan  “Mitinglerin ötesinde artık etkili yaptırımlar yapmalıyız. Çin mallarını protesto etmeliyiz. Üyelerimize Çin mallarını protesto edecek çağrılarda bulunmalıyız. Bu tür yaptırımlar; yaşadığımız çağda daha etkili protesto yöntemleridir” dedi.   

Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Kerem Yıldırım da yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:

"Doğu Türkistan'daki Çin zulmüne "DUR" demek, zulmü kınamak, “BOYKOT” çağrısı yapmak için buradayız. Önce şunu belirtmeliyim ki; Müslüman Uygur Türkleri toprakları ve vatanları Doğu Türkistan’daki şanlı direnişlerini 257 yıldan beri büyük bir cesaret ve kahramanlıkla  sürdürmektedirler. Müslüman Uygur Türkleri bu kutsal mücadelesini Doğu Türkistan Hür ve Bağımsız olana ve bu topraklarda İlahi kelimetullah cari olana kadar sürdürmeye azimli ve kararlıdır. Selam olsun Uygurlu kardeşlerimize, selam olsun şanlı direnişe, lanet olsun faşist ve katil Çin’e…

15 gündür Çinli zalim askerler bölgeyi tamamen kuşatma altına aldı. Yüreğimiz yaralı. Gönül rahatlığıyla iftar edemiyoruz. Türkistan’da Oruç tutmak  yasak… Başörtülü kadınlar taciz ediliyor, keyfi bir şekilde gözaltına alınıyor.  Kur’an eğitimi engelleniyor, 500 bin civarında çocuk zorla ideolojik eğitimlere tabi tutuluyor. Çin hükümeti, farklı Türkçe lehçelerinde konuşan yerli halkı Çinceyi kullanmaya zorlayarak asimilasyon politikaları uyguluyor.

Yardım kuruluşlarının dahi bölgeye girmesi engellenmekte, bölgeden sağlıklı haber alınamamaktadır. Bölgenin dünya ile bağının kesilerek bu şekilde karantinaya alınması, durumun vahametiyle ilgili endişelerimizi arttırmaktadır. Çin, Doğu Türkistan’da olup bitenleri, gerçek haber ve bilgilerin üstünün zorla örttürmektedir.

Buradan Faşist Çin’e sesleniyoruz; Doğu Türkistan’a baskı uygulamaktan, vicdanları yaralamaktan, insan haklarını çiğnemekten, din ve vicdan hürriyetini gasp etmekten bir an önce vazgeç… Yeter artık. Uyarıyoruz! Akıttığınız kanda boğulacaksınız. Hiç bir zulüm ebedi değildir.

Bir çağrımızda insanlığa;

Bu zulme “DUR” demek için tüm vicdan sahiplerini ayağa kalkmaya, Çin zulmü son bulana kadar bir daha oturmamaya davet ediyoruz. Bugün Çeçenistan’ın Ruslardan gördüğü zulmü, Doğu Türkistanlılar Çinlilerden görmektedir. Dünya ise bu zulme göz yummaktadır. Doğu Türkistan meselesi sadece Uygurların bir sorunu olarak görülmemeli ve vicdan sahibi insanlar bu meseleyi sahiplenmelidir…

Doğu Türkistan’da ki vahşet, alçaklık ve soykırımı protesto etmek için “BOYKOT” çağrısı yapıyoruz. Çin, Doğu Türkistanlılara esir muamelesi yapmakta ve onlara türlü zulümleri reva görmektedir. Faşist Çin hükümeti, Doğu Türkistan’da Uygur nüfusunu azaltarak bölgeyi Çinlileştirmektir. Susacak mıyız?  Haydi ilk önce “Boykot” ile başlayalım. Çin mallarına yönelik kapsamlı bir boykotla, yaşananların hesabını sormaya başlayalım. “Çin malına hayır” diyerek, tepkimizi gösterelim, Katil Çin’in Doğu Türkistan'daki kardeşlerimize  yaptığı soykırımı protesto için, Çin mallarını boykot için harekete geçelim.

Selam Olsun Uygurlu Kardeşlerimize, Lanet Olsun Katil Çin’e..."

 Miting yapılan dualarla sona erdi.